Yazı Boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto

Yrd.Doç.Dr.İsmail ŞAHİN
isahin61@gmail.com
ÖSYM Başındaki Zat-ı Şahanelerine Raporumdur
23 Mart 2011 Çarşamba Saat 19:28

Bu hafta sonu hayatımın en meşakkatli olmasının yanında bir o kadar mübarek vazifesini yerine getirdim. Cenab-ı Zül Celâl'e bana bugünleri gösterdiği için ne kadar hamd-ü sena etsem azdır...

 

Ne mi idi o vazife?

 

Efendim, ilgililerin malumudur ÜDS diye bir sınav var.  Akademik hayata atılmak isteyen gençlerin yabancı dil seviyesini ölçen bir sınav. Bendenize bu sınavda ÖSYM tarafından vazife tevdi edildi. Şükürler olsun ki bu vazifeyi bana layık gören büyüklerimizin yüzünü kara çıkartmadık.

 

Şöyle oldu:

 

Efendim, pazar sabahı mutad dışına çıkarak erkenden uyandım ve kahvaltımı yaptım. Tanıyanlar bilir, Sabah kahvaltısı yapmaktan pek hazzetmem, ama vazifemi bihakkın yerine getirebilmek içün bu itiyadımı bir kenara bıraktım.

 

Kahvaltıdan sonra, vazife kağıdımda tarafıma yapılan uyarıları dikkate alarak;

 

DMK (Devlet Memurları Kanunu oluyor) 657'nin 5. maddesine uyarak, iskarpinlerimi boyadım. Evet, doğru her zamanki gibi elimi boyadım ama "kılık kıyafet kanunu"na uymanın elbet bir bedeli olmalıydı... Topukları ses çıkartmasın deyu, artık plastiklerden yaptığım "yalancı pençe"leri topuklarına çaktım.

 

Yine, mezkur kanun maddesine istinaden kumaş pantolonumu ütüledim. Öğrenci kardeşlerimin dikkatleri dağılmasın içün, fazla ütülediğim kısımların üzerine oturarak daha sıradan gözükmesini sağladım.

 

"Tel çerçeve gözlük" yasağını en azından bu imtihanda gündeme getirmeyen zat-ı şahanelerine sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Eğer gelse idi bu yasak, yeni gözlük alacak kadar param da olmadığı için gözlüksüz bir şekilde görev yapmak mecburiyetinde kalacak idim. Gözlüksüz iki metre öteyi göremeyen fakir, vazifesini yerine getirmekte güçlük çekecek idi...

 

Sonra, efendim vesaitime binerek imtihan mahalline ilgili talimatnameye uyarak bir buçuk saat önceden varmak için hareket ettim. "Be adam birbuçuk saat orada ne yapacaksın" demeyiniz, insanın başına her şey gelir.

 

İmtihan mahalline gelindikte, cep telefonumu arabanın görünmeyecek bir yerine bıraktım. ÖSYM'nin cevval temsilcilerinde "kolye zinciri marifetiyle 'mors elifbası' oluşturulup kopye çekebilirler' istifhamına yol açmamak içün kolyemi arabanın bagajına sakladım.

 

Araba kontağını bırakacak yer bulamadım. Laf aramızda, arabam kıymetli olduğu içün kimseye güvenemedim. Onu da bizim mektebin ağaçlıklarında bir ağacın dibine gömdüm.

Fekat...

Tüm bunlara rağmen alyansımı saklamayı unutmuşum. Girişteki görevli arkadaşların, "küffar yüzüklerin üzerine verici yerleştirip kopye çekebilir, kusura bakmayın çıkartın!" ihtarına binaen yüzüğümü onlara emanet etmek istedim, almadılar. Kapıdaki bir bayana vermek istedim, yanlış anladı; suratıma bir tokad aşk eyledi...

 

Neyse ki onu da bir tarafımıza sokuştup, sınav mahalline intikal eyledik.

Tüm bunlar, bir saatimi aldı. Devletlunun "bir buçuk saat önce sınav mahallinde bulunula!" fermanına gülen ben, bir kez daha devletin büyüklüğüne imanımı tazeledim.

 

Sebeb-i varlığımız ÖSYM yetkililerinin o bir avuç kâğıt üzerine bir kaç paragrafta yazdıkları sınava uyma fermannamesine uyarak sınavımızı gerçekleştirdik.

 

Şükürler olsun ki bir aksaklık olmadı, vazifemizi tavizsiz bir sadakat ve sonsuz bir şuur içinde ifa ettik...

 

Bütün bu görevimizde...

 

Eğer pantolonumuz kumaş olmasaydı, gömleğimiz ütülü ve renkli olsaydı, yüzüğümüz parmağımızda, araba kontaklarımız elimizde olsaydı hem bizim, hem sınava giren talebe arkadaşların vazifelerini yerine getirmeleri mümkün olmayacaktı...

 

Allah, bize bu imkanı bahş eden büyüklerimizden razı olsun, onlar olmasaydı ne yapacaktık?

 

Fakirin, bu talimatname ve uygulamaların mimarlarına bir tavsiyesi olacak...

 

Bir dahaki sınavlarda sınav görevlilerine saç kontrolü de yapılmalıdır. Gördüğüm kadarıyla uzun saçlı erkek görevliler talebe kardeşlerimin dikkatini dağıtmakta, biz biraz daha saçı az olan görevlilerin çekememezlik hislerini kabartarak vazife yapmalarına mani olmaktadır.

 

Baki hürmet iderüm, efendim.

 

Kulunuz İsmail...

Bu makale toplam 4524 defa okundu.
karamizah...
Gamze Tokay
devletin/ösym'nin aciziyeti ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi... Ancak bu kadar hoş bir şekilde yapılabilirdi bu konu üzerinden karamizah :)

kemerimin tokasına kafayı takan görevli yüzünden kpss girişinde yaşadığım çileyi hatırladım bir an..

Tebrikler hocam... ve teşekkürler.
25 Eylül 2011 Pazar Saat 12:20
YAZARIN DİĞER YAZILARI
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
ŞAİRLERİMİZ
SİTE ANKET
Köyümüzün Öncelikli en önemli sorunu sizce nedir?
Yollar
Cenaze Morgu
Çöp
Kanalizasyon
Şadırvan ve Ortak Tuvaletler
Künye . Reklam . İletişim . RSS   Copyright © 2024 Yeşilalan(Holaysa) Köyü Tanıtım Sitesi
Sitemizdeki yazı, resim ve haberlerin her hakkı saklıdır. İzinsiz kullanılamaz.
Yazılım & Tasarım : Mahmut ÖZDEMİR