Bu ülkede mevcut eğitim kararları dahi tüm kararlar bürokrasiden ve iktidarın tutumundan geçmiyor mu?Birilerinin maşası haline gelen gençlik bu vb çalkantılarla ideolojik kararların pençesine hapsolsun ve işin asıl sorumluluları ne yapmak istiyorlarsa elllerine geçirsinler, öyle mi? Laik bir ülkede din ve vicdan özgürlüğüne dokunulamayacağına göre ve kimin hangi şekilde eğitim alma hakkı kanunlarla da güvence altına alındığına göre, fakülte mezunu binlerce gencin bırakın yalnız imam hatiplililerin meslek maduru olmalarını diğer fakülte ve alan mezunlarının mevcut şartlarda geçim kaygılarıyla devletin kadrolarında açıkta kalarak yaşam endişesi taşımalarını kimilerinin böylesi eğitimi meslek lisellilere ve özellikle imam hatiip okullarına atfetmeleri anlaşılır değil.Mevcut okullar kapanmasın diye okul müdürleri ve çalışanların kimi köylere giderek öğrencileri okul kayıtlarında teşvikle ve özel çağrılarla alıdığı günümüzde tercih kurbanları da yine kimi gençler olurken iktidar yanlıları ve muhalefet bunları hep sorun olarak önümüze koydu.Eski Osmanlı da pek tabi medrese eğitimi vardı ve tabi ki tevhit-i tedrisat kanunu ile eğitimde ikilik ortadan kaldırıldı.Bu demek değil ki ülkemizde imam olmasın hatip de.Yalnız bu okulların amacının sadece imam hatip yetiştirmekle kalmayıp diğer alanlarda meslek edinme tercihi arzu eden ve ellerinden alınan puan haklarıyla buna sağlayamayan gençler olunca madurların yanlısı olarak değil ama hak ihlali olarak ortaya atılacak çok tarışma olur ve savunulur.Bugün yeri geliyor bir öğretmen okulundan mezun olan da tercih hatasında kalıp meslek maduru olmuyor mu? Ya da kimi teknik eleman yetiştiren meslek liseleri ve sanat okullarından mezun olanlar da aslında üniversiteye girişte yeterlilik alamazsak meslek edinme hakkına kavuşuruz diyerek bu okullara yönelme olmadı mı?Sorun pek tabi gençliğin okullara yönelim, istenilen ve verilen eğitim sonrası meslek edinme sorunudur, kim ne derse desin.Şu da açıktır ki kamunun ihtiyacını karşılayamayan ya da ihtiyaç fazlası personel istihdamı oluşturulan bir kadrolaştırma zihniyetinin de önüne geçilmesi gereken durumdur.Ayrıca farklı okullardan mezun olunarak kpss gibi bir sınavla da icari kuruların elinde sınava hazırlık aşamasında alan dışı sil baştan üniversieye girişte esasa bile alınmayan bir sınav tekniğiyle genel personel alılarının uygun puanlarla ve şartlarla düzenlenmediği günüüz yöneti anlayışında evcut iktidar bu ülkeyi yok deokratik açılı yok karsayı sorunu yok bilmeme ne...manzaralarına boğsun.Allah aşkına yönetenler yönetildikleri günleri düşünsünler ve de tarihimizi.
"Onlar sanıyorlar ki, biz sussak mesele kalmayacak. Halbuki, biz sussak, tarih susmayacak. Tarih sussa, Hakikat susmayacak. Onlar sanıyorlar ki, bizden kurtulsalar mesele kalmayacak. Halbuki bizden kurtulsalar vicdan azabından kurtulamayacaklar, vicdan azabından kurtulsalar, tarihin azabından kurtulamayacaklar. Tarihin azabından kurtulsalar, Tanrı'nın gazabından kurtulamayacaklar."

Mahkemenin verdiği karara şüphesiz herkes tepkili.Fakat ülkemizde hala güçler birliği devam ediyor.Dönem başında alınan karar meslek liselilerine bi umut bağlamıştı.Dersaneler hucum etmişlerdi, meslek liseliler ve imam hatipliler.Fakat bayramdan önceki şok karar sınava hazılacakları soğuttu.
İnşallah gerekli düzenlemeyi yaparak herkesin adaletli sınava girmesi sağlanır...

Sayın Hocam

Yazmış olduğun yazıdan dolayı seni tebrik ediyor., Bu ülkede yapılan büyük bir haksızlığa ışık tuttun, umarım bu konuşmaların herkese ışık tutar ve bu proplem en kısa zamanda çözülmüş olur., Eğer bu ülkede demokrasi olacaksa herkes eğitimde eşit haklara sahip olması lazım eğitim gibi önemli bir hizmetin tıkalı yürümesi hindistandaki kast sistemini hiç aratmıyacaktır. Teşekkürler Emoğlu